Atla Çocuk!

 




Bir uçurumun kenarında bir çocuk
Umursanmadan, korkmadan
Sallıyor ayaklarını şekerini yerken.
Henüz fark etmemişti balıkçılar,
Henüz kimse fark etmemişti.
Doğmaya yüz tutmuş güneş
Masalını bitirmemişti belki de.
Gün daha aymamışken üstünde
Yuvası uçurumda, bir çocuk kenarında.
Anlamı bilinmez şeylerin ufkunda
Martılar henüz çılgına dönmemişken
Sessiz bir yalnızlık, sadece farkında.
Sadece yalnızlık farkında, sessizce.
Çocuk bilmezken nereden neyi koyacağını
Yüreği elinde umudu bekler oracıkta.
Henüz fark etmemişti gelmemiş olanlar,
Henüz kimse fark etmemişti.
Ağlamayı bilmeyen bilmez ya
Gülmekten sanar gözyaşını.
Ve acının ilk dönemecinde 
Ağlamanın hayretiyle anlamsızlığa yakarır.
Bir hıçkırık tizliğinde çıkan sessizlik
Henüz inşa etmemişti perişan inini.
Ah çocuk, bilseydin her şeyi
O uçurum evin gelmezdi biliyorum.
Yine de şekerin mutluluğunu biçiyorsun
Umudun ıssız olduğu yerde
Yüreğini büyütüyorsun oracıkta.
Geçmişini henüz bırakmamışken omuzundan
Anıların her sözde kurşun acısında
Her yerde gözyaşı anında.
Henüz fark etmemişti gidişler,
Henüz kimse fark etmemişti.
Oyunlardı en büyük savaş,
Yalnızlığındı belki de,
Hiç dönmeyecek olanlardı.
Bir hançer sızısı şekerde
Mutluluk gibi, gelmeden gidenin aslı.
Çocuk şekerde, ağlamak yürekte;
Yaş gözlerde, ah geçmişim her yerde.
Bırakmaz ya peşini, ah çocuk uçurumda!
Gitme diyemez ya, yüreği elinde umuda...
Yüreği elinde umuda yakarır.
Henüz fark etmemişti geçmişi,
Henüz kimse fark etmemişti.
Ve henüz anlamıştı, hiç fark edilmeyecekti.
Atla çocuk, atla!
Düşerken geçmişini ser altına.
Ser ki düştüğünde yaşayan sen,
Giden geçmişin olsun.
Lütfen geçmiş olsun, lütfen gitmiş olsun.
Atla çocuk, evini bırak ve atla!

Comments

Popular Posts